Her şey bir düşle başlar. İlk görüş, ilk selam, ilk öpüş...
Hiç beklemediğin bir anda karşına çıkar. Hiç beklemediğin bir yerde... Elin ayağın bir birine dolaşır. Ne yapmalı, nasıl başlamalı, nasıl devam
etmeli? Bir sis bulutunun ardından bakar size, beklenmedik bir
masumiyetle. Susmalı mı, konuşmalı mı, yoksa oradan kaçıp gitmek mi? Kararsızlıkların arasında, içindeki sesleri dinlersin. Çığlık çığlığa
bağırırlar, susturamazsın. Hangisini dinlemen gerektiğini de bilemezsin. Biri evet der, diğer hayır. Biri yap der, diğer yapma. Biri selam der,
diğer kaçar.
Hherşeyin sıradan olduğu bir gün, bir "selam" ile şaheserliğe ulaşır. Bir
selam der, bir hoşçakal... Arada geçip gidenlerden, söylenenlerden,
gülüşmelerden bihabersindir. Sadece iki anı hatırlarsın, birisi selam,
diğeri hoşçakal...
Sonra nasıl tekrardan iletişime geçeceğini düşünürsün. Arasam mı, yazsam
mı? Farketmez dersin ve yazarsın. Bir selamla başlar ve bitmez. Günlerce yazarsın, konuşursun. Günlerce tasarlarsın aklından geçenleri. Tekrar, tekrar, tekrar... Ne istediğini biliyorsundur artık. Ne yapman
gerektiğini de...
Sonra bir kahve içersin beraber. Acıdır kahve ama tatlıdır da... Şaheser bir gece, bir öpücükle muazzamlığa ulaşır. Kulakların çınlamaya
başlar. Bütün hücrelerinde hissedersin o ilk öpücüğün etkisini. Hiç
bitmesin istersin ancak saat çalar: ding! ve ayrılık vakti.
Uuyanırsın rüyadan gerçekliğe. Her şeyi tozpembe olarak hayal meyal
hatırlarsın. Sanki yıllardan beri aynı rüyayı görüyormuş gibi
hissedersin ancak çok kısa bir geçmiştedir hepsi. Hemen arkanda. Hemen
geride kalmıştır.
Bbir düşle başlar herşey ve bir tokatla son bulur düşler. Sen elinde önünde bir bilgisayarla bu satırları yazarken kalakalırsın.
Hayat bir hint filmi değildir evet ama bu kadar da hollywood vari olmamalıydı bence...
31 Ocak 2014 Cuma
Hayat Bir Hint Filmi Değildir
1/31/2014
anı, aşk, ding dong, duygu, güzellik, hatırlamak, hayal, hint filmleri, ilgi, ölüm, saat, sevgi, sevgili, unutmak, unutulmak
No comments
0 yorum:
Yorum Gönder