23 Nisan 2013 Salı

Saçmalıklar Silsilesine Bir Nota

     Saat 21:30 ve bir günün daha sonuna yaklaşıyoruz adım adım. Sensiz geçen ve hala ışınlanma olmadığı için sensiz bitecek bir gün. Artık o kadar da acıtmıyor. Yani evet yokluğun hala can yakıcı ama eskisi kadar değil. İnsanoğlunun temelinde vardır değil mi bu? Uyum sağlama, duruma alışma ve devam ettirme. Evet, evet doğamızda var bu. O zaman bu akşam öyle sikimsonik duygusal yazılar yazmayacağım. Sen gittin, ben acı çektim ve bitti.

     Bu akşam zombilerden bahsetmek istiyorum. Evet doğru artık ben de bir "The Walking Dead" fanıyım.
     İşte şu yukarıda gördüğünüz ruhsuz, tipsiz bi sike benzemeyen varlıklara zombi diyorlar. Popüler kültürün bir parçası olarak bir çok filme konu olmuşlardır. Ruhsuz, akılsız, insan etine daha çok canlı insan etine düştün, hızla çürüyen bir bedene sahip varlıklar olarak tasvir edilirler.

    Şimdi bu zombiler nerden çıktı? Hangi gerizekalı çıkıp da zombi diye bir safsatayı uydurmuş olabilir? Aslında çoook eski dönemlere uzanıyor zombi tarihi aga. Zombi inanışı, Afrika’nın önemli dini inançlarından biri olan Voodoo’ya dayandırılmaktadır. Voodoo inancına göre, voodoo rahibi  veya rahibesi  çeşitli ayinlerle ölüleri diriltebilir ve dirilen kişinin bilinci yerinde olmadığından onu dirilten rahip veya rahibe kontrolü altında istediklerini yaptırabilir. Voodoo inanışının tanrısı Nzambi'yi andırdığı için bu ismi almıştır.

     Peki var mı böyle bir şey? Yok tabii ki amk ne saçmalıyorsunuz siz? Ama ya varsa? Var olduklarını varsayarak zombileri inceleyelim mi biraz? Hazır mısınız? Korkmayın korkmayın, ben yanınızdayım.

    Zombiler, vampirlerle akrabalardır. (Nasıl bir ilişki gerçekleşmişse artık) Ancak vampirlerin yaşam şartları ve şekilleriyle zombilerinki çok farklıdır. Mesela vampirlerin dönüşüm süreci oldukça uzundur (Google'dan arayın ne kadarmış diye) sanırım bir kaç gün. Vampirlerin alışma süreçleri de vardır, gün ışığından olumsuz etkilenirler falan. Zombilerde ise; dönüşüm süreçleri bir kaç saattir, gece-gündüz farketmez her an sikerler, şey pardon yerler, alışma süreci diye bir şey yoktur direkt insan avına çıkarlar. Ha unutmadan, vampirler gibi sadece kan değil, etleri de yerler. Daha doğrusu, mide bağırsak, dalak ne bulurlarsa artık. Öyle de midesiz varlıklar.

     Geri dönüşümü olmaz diyorlar. Bir kere zombi oldun, yarra yedin aga, kurtuluşun yok. Benim kafam tam olarak burada karışıyor ya. Şimdi bir zombi bir insanı ısırırsa, zombi olur ya insan. Bir insan bir zombiyi ısırırsa neden insan olmaz o zombi?

     Saat olmuş 22:15 ve ben sensiz bir uykuya daha hazırlanıyorum. Kulağımda ince bir tını: "Sensizliğin Lanet Senfonisi"

0 yorum:

Yorum Gönder

 
Blogger Witget